Böker Plus P-51 Damast Çakı
Bir tarih parçası daha canlanıyor!.. Böker, İkinci Dünya Savaşı enkazlarından elde ettiği malzemelerden faydalanarak ürettiği nadide parçalara bir yenisini daha ekledi… Böker Plus P-51 Damascus (01BO910DAM), Böker Plus ME 109 Damascus (01BO909DAM) ardından hayata geçirilen ikinci uçak projesi oldu. Özellikle çakı tasarımları üzerine yoğunlaşan ve 2008 yılından beri American Knifemakers Guild üyesi olan Steve Kelly, gerçek bir hava klasiğinden ilham alarak bu olağanüstü koleksiyon çakısını tasarlamıştır. American P-51 Mustang’i temel alan çakı; tarihî savaş uçağının malzemesini, şeklini ve rengini taşımaktadır ve böylece modelinin neredeyse bir kopyası hâline gelmektedir.
1940 ve 1948 yılları arasında, çeşitli versiyonlarda, yaklaşık 15.800 alçak kanatlı (low-wing) uçak örneği üretilmiştir. Bu da modeli, bugün hâlâ dünyanın en çok üretilen askeri uçaklarından biri kılmaktadır. P-51 D, 8.000'in hemen altındaki üretim adediyle en yaygın seri olmuştur. Mustang, yabani at anlamına gelmektedir. Tam adındaki "P", ‘‘kovalama’’ anlamına gelen ‘‘pursuit’’in kısaltması olan ve yüksek irtifa ağır bombardıman uçaklarına refakat edecek bir avcı uçağı olarak tasarlanan P-51 Mustang; devasa Packard Merlin V-1650 motor ve gömme perçinlerle bezeli, aerodinamiği yüksek, tam metal zırh gövde gibi karakteristik özelliklere sahiptir. 3.300 km'ye varan olağanüstü menzil ile 700 km/s hız gibi o zamanlar için çığır açıcı özellikler ve düşmanların vur-kaç taktiklerine engel olan ‘‘çok sayıda uçakla geniş alanda refakat’’ gibi taktikler; İkinci Dünya Savaşı sırasında, Birleşik Devletler Ordusu Hava Kuvvetlerine hava üstünlüğünü getirmiştir.
Pervaneli ve tek motorlu bu uçak, kanatlarda altı adet 50 kalibre (12,7 mm) Browning MG53-2 makineli tüfek ve on adet 127 mm roket veya 900 kg ağırlığa kadar bomba seçeneği ile silahlandırılmıştır.
Böker'in geliştirme departmanını bu heyecan verici projeyi üstlenmeye sevk eden ana iki unsurdan bahsetmek mümkündür. Elbette birincisi, Mustang P-51'in hatasız hatlarının cazibesidir. İkincisi ise, her ne kadar aerodinamiği yüksek hatlar işi bir nebze kolaylaştırsa da bir savaş uçağının tasarım dilini ve performansını zarafet ve pratiklikten ödün vermeden bir bıçağa aktarma gibi zor bir göreve meydan okuma isteğidir.
İzlediğiniz çakının uç kısmının arkasının inceltilmesiyle mızrak uç (spear point) yapısına meyleden yuvarlak uçlu (drop point) ve orta hatta yakın (saber) düz şekilde ağız açımı (flat grind) yapılan namlusu, tarihî savaş uçağının orijinal parçalarından (iniş takımlarının kullanıldığı belirtilmektedir) yapılan Damascus çelikten imal edilmiştir. Damascus konusunda otorite olan Chad Nichols tarafından dövülen Damascus çelik; 80 katmandır.
Oluşturulan kompozisyonda, uçak ve çakı arasında kimi ortaklıklar göze de çarpmaktadır. Diğer deyişle, bu gövde kilitli (framelock) flipper; genlerini de taşıdığı tarihî savaş uçağının bazı görsel hatıralarına da sahiptir.
Örneğin, ‘‘flipper’’a alternatif şekilde, çakıyı istenen elle ve kolaylıkla açmaya yarayan başparmak deliği (thumb hole); uçağın hem gürültüyü azaltan hem aerodinamiği artıran hem de pilota muazzam görüş açısı kazandıran pleksiglas kanopisini andırmaktadır.
Öne çıkan diğer bir özellik ise, uçağın hafif metal plakalardan oluşturulan perçinli gövde yapısını çok detaylı bir şekilde taklit eden ve titanyum kanatlardan oluşan sapıdır. Sapta, tıpkı uçağın zihinlere kazınan görünümündeki gibi gri, mavi ve kırmızı renklere yer verilmiştir. Mavi renkte anodize edilen pivot bağlantı elemanının ön yüzünde ABD Ordusunun Gümüş Yıldızı da yerini almıştır. Uçağın kuyruk dümeninden ilhamla anodize edilerek kırmızı renk kazandırılan vidalar çarpıcıdır. Bağlantı elemanlarının gövde içinde kalan kısımlarına da mavi renk kazandırılmıştır. Vidalar paslanmaz çeliktir.
Zorlu çalışma sırasında bile namluyu sabit tutmak için; kilit görevindeki kanadın uç kısmı, gizli şekilde, paslanmaz çelikle desteklenmiştir. Net çizgilerine rağmen ergonomik tasarıma sahip sap, iyi ve konforlu kavranabilmektedir. Yekpare titanyumdan işlenen cep klipsinin (Arka yüzde yer alan çıkarılabilir klips, ‘‘uç yukarı’’ şekilde taşımaya el vermektedir.) ucuna bir top yerleştirilmiştir. Böylelikle hem sapın çizilmesinin önüne geçilmiştir hem de klipsin daha sağlıklı (sıkıştırma görevini iyi yaparak ve takılmadan) kullanılabilmesi sağlanmıştır. Sapın dip kısmına doğru açılan kordon deliği (lanyard hole), daha fazla bağlantı seçeneği sağlamaktadır.
Havacılık tutkunları başta olmak üzere tüm bıçak koleksiyoncuları için bir zorunluluk! olan ve seri numarası taşıyan Böker Plus P-51 Damascus (01BO910DAM), zarar görmeden saklanabilmesi için, yüksek kalitede naylondan yapılan fermuarlı kesesiyle sunulmaktadır.
Tüm dünyada bıçak denince akla gelen ilk markalardan olan Böker, 1869 yılından beri Solingen'de, kendi deyimleriyle ''olağanüstü bıçaklar için tutku ve coşku ile'' üretim yapıyor. Kalitenin sembolü olan ve ''Tree Brand'' olarak bilinen markasındaki ağacın kökleri ise 1674 yılına kadar uzanıyor.
Böyle bir geçmişle, günümüzde küresel bir inovasyon liderine ve Avrupa'da spor, taktik, koleksiyon bıçaklarının en büyük üreticisine dönüşen Böker son derece geniş bir ürün gamına sahip.
Alman bıçak devi, Böker Manufaktur olarak üretimini Solingen'de sürdürürken; Böker Arbolito, Böker Plus ve Magnum by Böker isimleri altında küresel ölçekte de üretime geçti. Böker Arbolito, Arjantin-Buenos Aires'te, s
eçkin malzemelerden el yapımı üretilen bıçakların ifadesi. Böker Plus konsept, tasarım ve yapımı Solingen'de gerçekleştirilirken imalatı Almanya dışında (Avrupa, ABD ve Asya) sürdürülen üretim kategorisi. Böker Magnum ise fiyat performans önceliğinde, konsept Solingen'e bağlı olmakla ve Böker adını taşımakla birlikte tasarım ve üretim Almanya dışında yapılıyor.
Dolayısıyla, en nadide koleksiyon parçalardan, fiyata göre performansı iyi ekonomik modellere kadar seçenekler ''Böker'' isminin güvencesiyle sunuluyor.
Büyük üretici, sadece bıçak yapımında değil, anlaşma sağladığı diğer markalar ile bıçak ticaretinde de önemli role sahip.