SR11’in daha küçüğü olan SR22, Lionsteel'in ''solid knives'' olarak ve günlük kullanıma uygunluğu düşünerek ürettiği hafif ve kompakt bir model. Yani SR22 B’nin de sap kısmı CNC tarafından işlenen yekpare titanyum bloktan tek parça olarak elde edilmiş.
Bu gövde kilit (frame lock) çakıda, kilit mekanizmasının daha güvenli hâle gelmesi için, yine ''Rotoblock'' sistem kullanılmış. Bronz renk kazandırılmış titanyum sapa sahip SR22 B’de; kilit görevi gören kanadın uç kısmına, aşınmayı önlemek için, çelik bir parça eklenmiş. Namlunun çeliği de yine Sleipner olarak seçilmiş. Namlu, sabit flipper mekanizma ve bilyeli rulman (IKBS) sayesinde istenen el ile ve pürüzsüz biçimde açılıyor.
4 eksenli çalışan bir CNC sayesinde farklı desenler içeren pürüzlü dokular kazandırılan sap daha iyi kavranırken görsel güzellik de sunuyor. Sap dibine ''tungsten carbide'' bir cam kırıcı entegre edilmiş. Çakıdaki cam kırıcı, cep klipsinin somunu olarak da görev yapmaktadır. Dolayısıyla cep klipsi, çakının istenen tarafına çevrilebilecek niteliktedir. Kutu içeriğine cam kırıcı somunu ve pivot vidasını söküp takabileceğiniz anahtar dâhildir..
Kordon deliği (lanyard hole) de bulunan SR22 B, deri kılıfıyla sunulmaktadır.
Lionsteel, kendi tarihini, İtalya'nın Maniago kasabasında yaklaşık 60 yıl önce başlayıp dünyanın en büyük bıçak etkinliklerinden Atlanta Blade Show'a uzanan bir ''Amerikan Rüyası'' hikâyesi olarak anlatıyor.
Yetenek ve tutkunun birleşimiyle ortaya çıkan başarı, söz konusu etkinliğin ''Overall Knife of the Year'' ödülüyle tescillenmiş. Lionsteel son yıllarda bu ödüle neredeyse abone olmuş durumda.
Seçkin İtalyan firmasının az ve öz modeli var denebilir. Teknolojiyi yakından takip (örneğin TiDust modeli, havacılık teknolojisiyle üretilen, dünyadaki ilk bıçak) ediyorlar. Tasarıma önem verip üretim tekniklerini geliştiriyorlar. ''Solid Knives'' adını verdikleri bazı çakı modellerinin gövdeleri tek parçadan oluşuyor.
Tüm ürünlerin malzeme kaliteleri yüksek. Saplar için; kaliteli ahşaplar, mikarta, G10, titanyum ve alüminyum gibi malzemelerden yararlanıyorlar. Namlularda üst düzey Avrupa çelikleri kullandıkları görülüyor.